Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi Tarafından Ebabil Yayınları
Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi ücretsiz kitap indir
Bu sayfada sizin için tüm bilgileri topladık Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi kitap, ücretsiz indir, hoş okuma sevgili okuyucular için benzer kitaplar, yorumlar, yorumlar ve bağlantılar aldı. Çanakale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi Değerli okuyucular;Hepinizin bildiği üzere Çanakale Savaşı İslam Ümetinin ve Türk Miletinin var olup-olmama savaşıdır. Ecdadımız bu savaşta kendisine düşen bu vazifeyi yüz binlerce şehit vererek yerine getirmiştir.Vatanı sevmek, gerektiği zaman onun için canını vermek kutsal bir vazifedir. Atalarımız bu topraklar için kendilerine düşen bu kutsal görevi layıkıyla yerine getirdiler. Bu uğurda gözlerini kırpmadan canlarını verdiler.Onların tek bir amacı vardı, o da güzel yurdumuza namahrem elinin değmemesi. Bu nedenle hepsi yekvücut olmuş şehitlik aşkı ile yanmışlardır.Evet, Çanakale İslam Ümetinin var olma savaşıydı.Kitabımız için isim belirlerken hiç zorlanmadık. Zira Kitabımızda İman ve inanç ile ilgili onlarca kahramanımızın Şehitlik mertebesine ulaşmak için adeta yarıştıklarını göreceksiniz. Bir yandan da; Rab’imizin mucizeleriyle kahramanlarımıza yardımını görünce gözyaşları içerisinde bu hikâyeleri okuyacaksınız. Bu Savaş iman ve inancın zaferi olmuş, Alah’ın Yardımı ile onun dostları tarafından kazanılmıştır.Bu cephede 7 düveli denize dökmüş kahramanların torunları olmanın gururunu yaşıyoruz.Kimler mi bu kahramanlar?Cevat Paşa, Yüzbaşı Hakı Bey, Seyit Onbaşı, Bombacı Mehmet Çavuş, Esat Paşa onlardan sadece bir kaç tanesi. Tüm bu kahramanlarımızın hikâyelerini kitabımızda yoğun duygular içerisinde okuyacaksınız.Onlar öleceklerini biliyorlardı. Onlar, önce arkadaşlarının sonra kendilerinin cenaze namazlarını kıldılar; sonra aşkla şahadet şerbetini içtiler.Onlar cepheye giderken beyazlar giyindiler. Çünkü Alah’ın huzuruna gideceklerini biliyorlar, bu nedenle temiz olmak istiyorlardı.Onlar “Yetiş Ya Muhamed dinin elden gidiyor” diye feryat ederek Efendimiz Muhamed Mustafa’dan yardım istediler. Onlar Rablerinden gelen mucizeleri gördükçe vatana daha bir sıkı bağlandılar. Teslim olmadılar ve vatanı teslim etmediler. Yüce Miletimizin aneleri, mili ve manevi değerlerimiz uğruna evlatlarını kınalayarak askere uğurlamış, ölümü şehitlik olarak bilmiş geride kalmayı gazilik olarak şeref saymıştır. Tüm dünyaya verilen mesaj neti. “Çanakale Geçilmez, bu topraklara namahrem eli değmez”Öyle ki, Düşman orduları komutanı İngiliz General Hamilton; “Biz Çanakale’de Türklerle değil onların Alah’ıyla harp etik” diyecekti.Değerli dostlarım, Unutmayalım ki, Şehitlik Kur’an ve Sünete övülmüş bir mertebedir. Kur’an-ı Kerimde Yüce Rabimiz şehitliğin önemini bizlere şöyle bildirmektedir. “Alah yolunda öldürülenleri ölü saymayın, bilakis Rableri katında diridirler. Alah’ın bol nimetinden onlara verdiği şeylerle sevinç içinde rızıklanırlar, arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere, kendilerine korku olmadığını ve kendilerinin üzülmeyeceklerini müjde etmek isterler.”(Ali-İmran 169–170)Sevgili Peygamberimizde birçok hadisinde şehitliğin önemine vurgu yapmış, şehit olanların cenete olduklarının müjdesini bizlere bildirmiştir.“Cenete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri dönmeyi arzu etmez. Sadece şehit, gördüğü aşırı itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya dönmeyi ve on defa şehit olmayı ister.”Kitabımız vesilesi ile kahraman ecdadımızı bir kez daha sevgi ve rahmetle anıyoruz.Alah Rahmet Eylesin.! Portal - TrendKitaplar Kütüphanesi, editörlerimiz tarafından toplanan içeriği beğendiğinizi umuyor Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi ve tekrar bize bak, arkadaşlarına da tavsiyede bulun. Ve geleneklere göre - sadece sizin için iyi kitaplar, sevgili okurlarımız.
Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi ayrıntılar
- Yayımcı: Ebabil Yayınları
- Yayın tarihi:
- kapak:
- Dil: Türkçe
- ISBN-10:
- ISBN-13:
- Boyutlar:
- Ağırlık:
- Sayfalar:
- Dizi:
- Sınıf:
- Yaş:
Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi Kitabın yeniden yazılması
-
antoninoci5bfb
Antonino Ciuro antoninoci5bfb — I read this in the context of a Freud, Fiction, and the Uncanny class, and that class is what made the book interesting. I hated Catherine and I hated Heathcliff, and I could care less about their "love". The way the story is told, and the gaps in the narration- these are the things that make the book compelling.
-
bachblame
Bach Mai bachblame — The Ugly American is a story about Americans living and working in the fictional South East Asian nation of Sarkhan. Written in 1958, it is a critique of American foreign policy—specifically the work of embassies and expats abroad. In this novel, Lederer argues that the US is losing the "tiny battles" against the Soviet Union. The US is too focused on dumping money into countries and building giant infrastructure projects that host countries aren't prepared for and don't really need. "We pay for huge highways through jungles in Asian lands where there is no transport except bicycle and foot." (282). Instead, Lederer argues the US must focus more on the "tiny battles". Americans abroad must learn the local language, spend time in the countryside, assess local needs and come up with small, realistic solutions that help the every-man. Lederer makes this argument through his characters, of which there are two basic types: those that immerse themselves in luxury, hire servants, import cars, and make no attempt to understand the culture they live in. And those that live within their means, work with and listen to locals, and seek to understand the culture they live in. It is not difficult to guess which prototype Lederer believes is better suited for US foreign policy and winning hearts and minds abroad. This book is enjoyable and effective, and part of the reason for this is because it is remarkably simple. But that is also one of its faults. It doesn't try to assess the messy details. There are only good and bad people in this book. People that have good intentions and want to understand foreign cultures. And people who are condescending to locals and could care less about the cultures they live in. But what is often more fascinating (and more common) are the well-meaning people who fuck up really bad. The Ghosts of King Leopold humanitarians and the Neoconservatives who ended up creating cruelty despite their good intentions. That’s the fascinating stuff. What’s more Lederer seems to present a false choice in describing these two types of people, suggesting that a development worker can simply choose if they want to be an ugly American or a sympathetic one. In reality, it's challenging to adjust to and understand a foreign culture. It's tough to be patient, tough to change your own habits and to come around to different ways of thinking that are no more perfect than your own. It’s not as simple as hiking out into the countryside, picking up the language, playing your harmonica, making friends, and smiling your way to producing an awesome new fog-trapping irrigation system or some similarly, incredible hippie invention. In one of the stories, a village even builds a shrine to commemorate one of the development workers. This is a good book, but scenes and simplifications like this are laughable. And yet, it is its simplicity that makes the book feel helpful, even motivating. It’s practically a training pamphlet on community development. It’s soaked with Peace Corps type lessons without being preachy in tone. As a current Peace Corps Volunteer, reading this book felt like a helpful reminder of some of the things I believe in. In my work here I put pressure on myself to start a big project that can last long after I’ve left. I call this urge, statue-building. Or shrine-building. I want to build something big and memorable. Something that people can point to and say, Bart built that and it is awesome. This is obviously the wrong approach. Rather it is the tiny sum of things—the tiny battles, the relationships built, the small, incremental progress. Going out and talking with people. Allowing community members to lead. Acting more as a helper, less as a commander. Assessing needs, acting in friendship. This is how real successes are achieved. Lederer makes that point strongly when he writes, “The little things we do must be moral acts and they must be done in the real interest of the peoples whose friendship we need—not just in the interest of propaganda” (267). For this reason, the book felt relevant beyond its Cold War context. It is a sort of working-guide, holy book for development work. It's not ground breaking. Far from it. But its power is that it’s a good reminder: tiny battles, cultural sensitivity, assessing needs, acting in a supportive rather than commanding role. These are points that I wanted to be reminded of. It's not hard for this stuff to hit home.
Benzer kitaplar ile Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi
-
Son kitaplar
-
Aklını En Doğru Şekilde Kullan (Başarının Yeni Psikolojisi) - Carol S. Dweck
Yakamoz Yayınevi Bireysel Gelişim Kitaplarıİndir Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi ek formatlarda e-kitap:
Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi diğer kaynaklardan:
Kitap başlığı Boyut Bağlantı Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi indir itibaren UberOne 5.5 mb. indir Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi ücretsiz indir itibaren UberTwo 3.2 mb. indir Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi Bir kitabı indir itibaren UberThree 4.8 mb. indir Çanakkale - Dönmeyi Düşünmeyenlerin Hikayesi ücretsiz kitap indir itibaren UberFour 4.7 mb. indir